Mustafa aradı. ”İşlem tamam “dedi.
Görev son derece tehlikeliydi. Çok dikkatli olunmalıydı J
-İsimleriniz yazıldı, kutu odasına kondu, her şey hazır.
Operasyon tamamdı.
Bilirsiniz, Türk’ün aklı nerede gelir. Tuvaletten çıkıp yukarı geri döndüğümde panikle Mustafa’yı aradım. Bir toplantıya girmek üzereydi, acelesi vardı. Ona Ömer’in eşinin broşunu ne yaptığını sordum.
Ömer’in eşinin broşu da Aslı’nın broşuyla beraber Aslı’nın yatağının üstündeki kutuda kutunun açılmasını bekliyordu.
Ben bütün yüzsüzlüğümle oteli aradım. Resepsiyondaki görevliye durumu anlattım. Kutuda asma yaprağı şeklindeki broşun kalması gerektiğini, gül şeklindeki broşun oradan alınmasını, mümkünse kendisinde beklemesini, Mustafa Bey’in gelip o broşu kendisinden alacağını anlattım. Yalvar yakar oldum. Sağ olsun beni kırmadı. Hemen halledeceğini, halledince beni arayacağını söyledi.
-Bana Mustafa Bey verirken Aslı Hanımın yaş günü olduğunu zaten söylemişti. Ama ikisini de odaya konmak üzere verince, diğer çiçek şeklindeki broşu da Aslı Hanımın eşi takacak diye düşündüm.
Koptum. Hem de fena halde. Gülmekten kendimi uzun süre alamadım. Sinirlerim boşaldı.
Akşam geç saatte beklenen telefon geldi. Aslı yatağında bulduğu kutuyu ve sürprizi çok beğenmişti. Tam da onun zevkine uygun bir seçim olduğunu, bizler gibi arkadaşları olduğu için bizimle gurur duyduğunu söyledi.
Not : Resimdeki broş kıskanç Ömer’in eşine alınan broştur :))

Bir yanıt yazın