İstanbul’da bu sene yağmur yağmadı. Evet, yanlış duymadınız, yok öyle bir şey! Ağaçlar susuz, toprak çatlamış, şehirdeki göletler “Su yok, lütfen geri dönün!” diye feryat ediyor. Hadi gelin, İstanbul’daki kuraklığı daha da komik bir hale getirecek bir çelişkiyi keşfe çıkalım: Her sabah duş almalı mıyız, almamalı mıyız?
Gerçekten merak ediyorum, çevre dostu olmanın tam olarak ne anlama geldiğini bu kadar yıllık deneyimle nasıl çözemiyoruz? Su tasarrufunu savunan aydınlar her sabah duş almayı vazgeçilmez bir ritüel olarak görmeye devam ediyor. Ama işin garibi, işin çevreci kısmı bir yana, bu alışkanlıklar artık sanki gerçek bir çelişkiye dönüşmüş durumda.
“Her sabah duş almalı, denizden çıkınca mutlaka duş yapmalıyız!” diye bağıranlar, artık suyun her damlası kıymetliyken, bu alışkanlığı sürdürüyor.Hele Datça’ da tatilde olduğum bu günlerde görüyorum ki insanlar günde 5 kere denize girdiyse, her denizden çıkışında 5 kere duşa da giriyor. Sen “Çevreciyim, aydınım!” diye gezerken, duşun altında günlük 50-60 litre suyu akıttığını düşünmüyorsun. Evet, doğru duydunuz, ortalama 10 dakikalık bir duşta harcanan su miktarı tam da bu kadar. Her sabah duş alıp sonrasında da sabah kahvesi ile “hadi çevreyi koruyalım” diye sosyal medyada post atmak biraz çelişkili oluyor. Koca koca metropoller, kuraklık alarmı verirken, senin “Her sabah banyo yapmadan güne başlayamam!” demen… ne diyelim, tezat olur!
Sormak istiyorum: Gerçekten her denizden sonra o tuzlu sudan arınmak için 15 dakika suyu harcaman gerekebilir mi? Elbette değil! Bunu bilmek mi zor? Sürekli duş almak da bir gereklilik mi? Bence değil, ama inatla bunları yapmaya devam ediyoruz. O suyu o kadar hızlı tüketiyoruz ki, bir sabah uyanınca sadece bir çay içip işe gitmeyi hayal etmeye başlayacağız. O zaman “Ya, bu sabah duş almak yerine bir de su içmek mi lazım?” diye düşüneceğiz.
Peki Ne Yapmalı?
Şimdi buradan ne yapmamız gerektiğini anlatmaya kalksam, “Hadi hep birlikte duş yapmayalım!” gibi bir öneriyle başlamamı beklemeyin. Ama biraz daha dikkatli olalım, daha az duş alalım, ya da en azından duş süremizi kısaltalım.
- Duş Süreni Azalt: Sabah duşlarını 5 dakikaya indirmek bile ayda tonlarca su tasarrufu sağlar.
- “Aç-Kapa” Yöntemini Uygula: Suyu sadece durulanırken açıp, sabunlanırken kapatmak, en basit ama en etkili yöntemlerden biri.
- Akıllı Duş Başlıkları Kullan: Basıncı artıran ama su akışını azaltan yeni nesil duş başlıkları ile hem konforlu duş alabilir hem de su tasarrufu yapabilirsin.
Çünkü çevre dostu olmak sadece “çevreyi koruyorum” diye bağırmakla olmuyor. O sabah duşları, plajda 5 dakika fazla su akıtan muslukları, banyo sonrası harcanan o onlarca litreyi azaltalım. “Aydın” olmak, suyun ne kadar kıymetli olduğunu fark etmekle başlar!
O zaman gelin, su tasarrufu konusunda biraz ciddi olalım ve her sabah banyo yapma alışkanlığımızı sorgulayalım. Çünkü çevre dostu olmak sadece başkalarını eleştirmekle değil, kendini de sorgulamakla olur. Ve evet, belki de o sabah duşları o kadar da gerekli değildir.
Bir yanıt yazın