3 çocuk ve 800 km yol çok hoş bir kombinasyon gibi görünmese de, Allah’a şükür yol korktuğumuz gibi zor, yorucu ve sıkıcı geçmedi, sağ salim geldik ve 3 gündür tatildeyiz.
Daha İstanbul’dan sabah yola çıktık, Eskihisar’a varmadan kızlardan birisi öğlen yemeği konusunu açtı.
Niyeti belliydi. Her tatilde olduğu gibi Akhisar’da, çarşı içindeki gerçek Köfteci Ramiz’e uğramak, hem güzel bir köfte yemek hem de Akhisar ovasının taze domates, roka ve soğanlarının tadına bakmak istiyordu.
Teklif güzeldi, ancak yolda Orhangazi’de Köfteci Yusuf, Mustafakemalpaşa’da Yenice Izgara, Balıkesir’de Köfteci Şaban gibi karşımıza birçok daha alternatif çıkacaktı.
Hangisinde yediğimiz bana saklı kalsın, ancak kuzenim bu sohbetin sonunda bana ” Artık köfte ile ilgili bir yazı yazmanın zamanı gelmiştir” deyince ben de ona hak verdim ve işte buyrun.
Dünyanın hemen hemen her mutfağında önemli bir yere sahip olan köftenin tarihi, Orta Asya ve Mezopotamya halklarına kadar uzanıyormuş.
Kökeni Orta Asya olarak kabul edilen birçok yazıtta, adına ‘Kueffettue’ denen ve ‘yoğrulmuş et’ anlamına gelen bir yiyecekten söz ediliyormuş.
Mezopotamya’da ise, eti; saklamak amacıyla tuz ve darı ezerek bu işlemden, ‘Kuffette’ yani ‘ezik et’ olarak söz edilmiş. Bu dönemlerde ete, susam, buğday, darı, karafal denilen otlar katılarak yapılan karışım ya suda haşlanarak ya da saç üzerinde pişirilerek yeniliyormuş. Bazı gastronomi uzmanlarına göre de ‘ekşili köfte’nin geçmişi bu dönemlere dayanıyor.
Türkler, göçlerle Balkanlar’ın çeşitli kesimlerinden gelip “Küçük Rumeli” denen
Trakya’ya yerleşince yöre mutfağına köfte kimliği katmaya başlamışlar. |
Trakya’da ayrıca, Keşan’da satır köfte, İpsala’da domates soslu ve kaşarlı köfte, Uzunköprü’de ağır ağır demlenen başka bir köfte bulabilirsiniz. Kırklareli köftesini de bu arada unutmamak lazım. Ege’ye geçince ise Tire, İzmir , Salihli köfteleri, Antalya’da şiş köftesi şu anda hemen aklıma geliveren ve sevdiğim diğer köfteler.
Her çocuğun mutlaka severek yediği, misafir geldiğinde kurtarıcımız olan, hem yapması kolay hem lezzetli bu güzel yemek, zaman içinde şu anda bayıla bayıla yediğimiz ama aslında köfteden uzak bir kavram olan hamburgere dönüşmüş.
İçerdiği yağ oranı, ekmeğinin özelliği ve soslarıyla kalori bombası olan hamburger, ne yazık ki dünyanın en ünlü köftesi şu an.
Bence yarın sabah yola çıkın. Ülkemizin neresine giderseniz gidin mutlaka leziz bir köfte çeşidi bulacaksınız.
Yola çıkamadınız mı? Yapın evde bir köfte ve çocuklarla, dostlarla ve sevgililerle keyifli bir akşam yemeği yaşayın. (Hatta gizli gizli evde hazırlanmış ıslak hamburger bile yapabilirsiniz. Benimkiler çok sevdiğinden bazı pazar günleri biz evde hamburger partisi veriyoruz. Aman annem duymasın, kızar..)
Allah hiçbirimizin ağzının tadını bozmasın.
Bir yanıt yazın