izlediğim bir program var.
saatlerde genelde kızlarımla vakit geçiriyorum.
benim tarafımda izlenme olasılığını artırıyor.
başka bir program yapıyormuş ancak ben o programa hiç denk gelmemişim.
Yener, Okan Çabalar ve Aylin Kontente rol alıyor.
anlatmaya çalışan bir öğretim görevlisinin öğrencileriyle yaptığı performansı
anlatan bir program bu.
insan ilişkilerini irdeleliği konferansları artık televizyonda milyonlara
ulaşmaya başlamıştır. Bütün ekibin aynı lojmanda yaşamasıyla işler daha da
karmaşık bir hal alır. Hocasına hayran ve hocasının bu girişiminin hayatının
projesi olduğuna inanan İsmail (Alper Kul), mahalle kızı Sinem (İrem Sak),
bitirim Hakkı (Okan Çabalar) olarak tandığımız karakterlere, şöhret budalası
Hüseyin (Erdem Yener) ve zengin kızı Burcu’nun (Aylin Kontente) eklenmesiyle
Aziz Güngör Esen’in işi iyice zorlaşır…
oğlu olduğu için, durduğu yerde komik bir adam. Daha önce kendisine karşı sırf
birisinin oğlu olarak ön plana çıktığından dolayı negatif önyargım
vardı. Babasının rahatlığına tezat bir ağırlığı var. Komedi Dükkanı’na konuk
olduğunda ilk bayılmamı yaşamıştım. Bence bu programda rolu gereği performasını
pek gösterme fırsatı olmuyor. Bence bu rolu kabul etmesi büyük tevazu, zira ben
kendisine “Benim Annem Bir Melek”‘ten beri hayranım.
Kemal Sunal’ın tahtına aday görüyorum. Yüzündeki ifade bile benim ilk bakışta
kendisine gülmeme yetiyor. Avea yüzü olduktan sonra sanırım herkes tarafından
tanınıyor. Ama aslında benim bugüne kadar takip edemediğim müzisyen tarafı da
oldukça başarılı. Şu an insanlar aleminde gerçekten üst düzey bir performans
izliyoruz. Zil çaldıktan sonra, Hüseyin olarak oynadığı karaktere geri
dönüşleri falan çok başarılı.
“Mağara Adamı ” isimli tek kişilik performansını izlemiş ve
bayılmıştım. Saatlerce salonu hem kırıp geçirmiş hem de performansından bir
gram bile kaybetmemişti. Daha sonra bu programdaki ekibin yarısının yer aldığı
“Şen Yuva” da ailenin hayırsız ve kayırılan oğlu olarak karşıma
çıkmıştı. “Sümela’nın Şifresi”‘ni seyretmedim ama o filmle ilgili hep
iyi şeyler duyduğumu hatırlıyorum. Ancak en son 24 Mayıs tarihli bölümdeki
“babaanne” rolünden sonra gerçekten koptum, daha fazla birşey
diyemeyeceğim.
nedenle bir sonraki yazıda buluşalım.

Bir yanıt yazın